Beş yıllık bir aradan sonra mahallesine geri dönen Cafe De Paris Uptown, müdavimlerini özledikleri sosla yeniden buluşturuyor.
Nişantaşı sakinleri bilir; 90’ların başından 2010 yılına kadar Cafe de Paris akşam yemeklerinin daimi adreslerinden biriydi. Sonrasında beş yıl ara veren mekân kısa bir süre önce “uptown” konseptiyle yeniden müdavimleriyle buluştu. Abdi İpekçi Caddesi’nde açılan mekânda çalışanlar sizi büyük bir kibarlıkla karşılıyor ve masanıza oturduğunuz an servis başlıyor. Öyle ki su bardağınızı boş görmeniz neredeyse imkânsız. Daha önce pek çok mekânda imzası olan Ayşegül İlter, Cafe De Paris Uptown’ın işletmeciliğini üstlenmiş. İlter’in enerjisi mekâna da yansımış. Zira cuma, cumartesi günleri DJ performansına yer verilen Cafe De Paris Uptown’da doğum günleri ve özel organizasyonlar da yapılıyor. Yemek olarak Cafe de Paris’de soslu tavuk ya da et mevcut. Yanında patates kızartması ve salata ile servis ediliyor. “Neden bu sosun bir benzerini hiçbir yerde bulamıyoruz?” derseniz uzun yıllardır hazırlanışı sır gibi saklanan Cafe de Paris sosu, 41 çeşit tat, 24 farklı baharat ile hazırlanıyor ve 25 yıldır tek kişi tarafından yapılıp şubelerine dağıtılıyor. Başrol her ne kadar özel soslu ana yemeklerde olsa da tatlıların da hakkını teslim etmek gerekir. Profiterol ve krem brule’nin sizi bir süre rüyalar âlemine götüreceğinden eminiz.
Kısacası Cafe de Paris’i keyifli akşam yemekleri ya da özel organizasyonlarınız için tercih edebilirsiniz. Yukarıda da belirttiğimiz gibi sadece kahvenize yoldaş olacak lezzetli tatlıları için bile buraya misafir olabilirsiniz.