Antonio Cosentino, Mustafa Pancar, Gül Ilgaz, Özgür Kormazgil, Didem Ünlü, Maria Papadimitriou, Simeon Stoilov, Juan Del Gado, Yeni Anıt…
Fırat Arapoğlu küratörlüğündeki “Gidebileceğimiz Bir Yer Biliyorum” isimli sergiye eser veren ve her biri farklı disiplinden olan sanatçıların yanıt aradıkları ortak soru şu: Günümüz dünyasında adeta bir ütopya haline gelen “umut yaratması beklenen mekânları” somut kılmak ve buna dair farkındalık yaratmak mümkün müdür? Bireyler ve toplumlar, yanıt arayışını adeta patlamalarla ifade ediyorlar. Sadece Gezi’de değil, Atina sokaklarında da, Kahire’de de, Tunus’ta da, ABD’de de, İspanya’da da görüyoruz bu arayışın gücünü… İşte bu sergi de sanatın ve sanatçıların “yanıt projelerini” ortaya koyuyor. Sanatın doğası gereği şu kaydı koyarak: “Ortaya koyduğumuz şey umudun somut değil, sanatsal karşılığıdır.”
26 Ekim’e kadar, Bergsen & Bergsen’de (Gayrettepe) görebilirsiniz.