Nişantaşı’ndaki Kozmonot’un genç şefi Elif Özer, Londra’da Dış Ticaret ve Tiyatro okuduktan sonra bu sektörlerin kendisine uygun olmadığını keşfetmiş. Çalışma hayatında daha hareketli, adrenalini yüksek ve yaratıcı bir meslekte kariyer yapmak istemiş. En büyük ilgi alanı yemek pişirmek olduğundan, hem eğlenip hem de kariyer yapabileceği aşçılık mesleğinde karar kılmış.
Kozmonot’un mutfağını anlatabilir misiniz? Menü ve tarifler hazırlanırken nelere dikkat ediliyor? Mutfağa giren malzemeler nasıl seçiliyor, nerelerden tedarik ediliyor?
Kozmonot mutfağı, çoğunluğunu kadın aşçıların oluşturduğu bir bar mutfağı. Şehirli, dünya trendlerini takip eden, bazı ürünleri sadece burada yiyebileceğiniz bir gastro pub menüsüne sahip. Ürünlerimiz günlük olarak tedarik ediliyor ve taze kullanılıyor, bazı ürünler de yerel üreticilerden tedarik ediliyor. Bu, menüyü oluştururken özellikle dikkat ettiğimiz bir noktaydı.
Kozmonot’u İstanbul’un yeme-içme sahnesinde nerede görüyorsunuz?
Kozmonot fazlasıyla “şehirli” bir mekân. İstanbul’da pub algısını belli bir noktaya getirdiğini düşünüyorum. Sunum teknikleri, servisi, 100’ü aşkın bira çeşidi, farklı yemek alternatifleri ve müzik seçimleriyle yeni bir klasmanda yer alıyoruz.
Kozmonot’un mutfağında menüler, tarifler hazırlarken nelere dikkat ediyor, nelerden ilham alıyorsunuz?
Bir menü hazırlandığında öncelikle mekânın konsepti ön planda tutulmalı diye düşünüyorum. Ben kendi adıma yenilikçi, yaratıcı ama özüne sadık, lezzetli ve taze menüler hazırlamayı tercih ediyorum. Bunun yanında yaptığım araştırmalarda karşılaştığım her yaratıcı fikirden ilham alabilirim.
Sizin için şef olmak ne demek?
Bu mesleği seçmek, hayatımda verdiğim en doğru karardı. Benim için şef olmak özgürlük, yaratıcılık, adrenalin, eğlence, disiplin, hijyen ve takım ruhunu harmanlayıp ortaya güzel yemekler çıkarmaktır.
Kozmonot, şehirli ve genç ruhlu bir mekân. Bu konsepte sahip bir yerde çalışmak, size ne katıyor?
Bugüne kadar dezavantajlarını yaşamadım. Söylendiğiniz gibi, Kozmonot gibi şehirli ve genç bir mekân beni ancak gençleştirebilirdi. Burada daha özgür olabildiğimi görüyorum. Müşterilerle iç içe olmak, her zaman onların taleplerine daha yakın olmamızı sağlıyor. Ve bu da gelecekte hazırlayacağımız menüler için bize yol gösterici oluyor.
Kendi mutfağınız için İstanbul’da nerelerden alışveriş yapıyorsunuz? Yemek yemek veya eğlenmek için tercih ettiğiniz mekânlar hangileri?
Oturduğum semt sebebiyle avantajlı bir durumdayım. Alışverişimi semt pazarlarından yapmayı tercih ediyorum. Et ürünlerimi yine güvendiğim, bildiğim semt kasabımdan alıyorum. Biraz semt esnafçısıyım yani. Eğlence olarak tercih ettiğim yer ise Teşvikiye ve Asmalımescit tarafları. Yemek içinse bu aralar Karaköy’e gidiyorum.
Mutfak sizi neden mutlu ediyor?
Özgür olduğunuz bir yerde neden mutlu olmayasınız!