Saklı Cennetlerden Biri Sakız Adası…Bu sene sezon başlamadan sizler için hazırladığım Sakız Adası Rehberi..Chios Islands.
Birkaç senedir ertelediğim destinasyonların arasındaydı Sakız Adası. Geçen sene tam gideyim derken, Yunanlı arkadaşım Rena, “sen kalabalıktan hoşlanmazsın, adaya Eylül de gel lütfen” dedi. Ben ise Eylül’ de başka seyahatlere dalınca, Sakız Adası ‘nı unutmuştum.. Açıkçası yakın olduğu için önce bitirmeyi tercih ettiğim uzak olan Yunan Adaları bulunuyordu. Kime sorsam, ülkemize olan yakınlığı ve makul fiyatları ile neredeyse herkesin bir kere gitmeyi denediği adalardan biri Sakız Adası..
Adanın, muhteşem doğası , asma bahçeleri, şarapları, uzo’ su, gurme lezzetleri, tavernaları, turkuvaz rengi denizi, eşsiz kumsalları , cana yakın insanları , efsanelerle dolu sakız ağaçları dünyaca ünlü..
Yunanistan’ın 4. büyük adası olan Sakız Adası, Ege kıyılarımıza çok yakın .. Çeşme’den feribotla sadece 45 dakika uzaklıkta.. Biz Sunrise Tour’un feribotu ile adaya ulaştık .. Sakız Adası’nda araba kiralama ücretleri oldukça uygun.. İsterseniz kendi arabanızla da Çeşme ‘den adaya geçebilirsiniz..
Sakız Adası Belediyesi’nin ve Yunan Turizm Ofisi’nin (EOT ) katkılarıyla gerçekleşen seyahatimizde üç gün içerisinde 520 km yol alarak, sabah 9.00 da başlayan programlarımız ertesi sabah 3.00’lere kadar bitmiyordu.. Biz adayı adeta keşfe çıktık. Sakız Adası hakkında, “bir- iki günde gezilir “diye bir yerlerde okursanız, aldırmayın gitsin.. Çünkü biz adayı bu kadar kilometre yapmamıza rağmen, hala bitiremedik.
Çeşme ve Sakız Adası sakinleri artık dost olmuşlar. Zaman zaman alışverişe, zaman zaman ise, sohbet etmek için birbirlerini ziyaret ediyorlar. Karşı kıyıya dikkatlice baktığınızda seçebileceğiniz kadar yakın mesafede Sakız Adası.
Antony Queen’in Zorba filmini bilmeyen yoktur diye düşünüyorum. Filmin müziklerini besteleyen Mikis Theodorakis, Sakız Adası’nda doğmuş ve adaya harika bir ün katmış..
Adanın limanında yan yana dizilmiş, birbirinden güzel dekorasyona sahip, tavernalar, kafeler, barlar bulunuyor.
Adalarda hayat limanların etrafında kuruluyor . Chios Adası halkı , antik dönemlerden bugüne kadar denizcilik alanında etkili olan, Perslerle olan savaşlardan tutun da Büyük İskender’in filosuna destek olmuş.. Yunanistan’ın en büyük armatörleri de ada sakinlerinden.. Ada da tanışacağınız bir armatör, yüzlerce gemiye sahip olabilir, sizin gibi biri olduğunu ve nasıl bir araba kullandığını görünce paraya verdikleri değeri siz de sorguluyorsunuz.. Mütevazılık bu olsa gerek demeden duramıyorsunuz.
Ülkemizde olduğu gibi, Yunan Adaları’nda her yerde sizleri güzellikleriyle büyüleyen begonviller karşılıyor.
Ada halkı hala gelenek ve göreneklerine çok bağlı. Ada da bitmeyen bir Mostra ( Festivaller ) zinciri hakim. Roket Savaşı ise adanın en çok yoğun olduğu zamanlardan. Kıyasıya bir savaş yaşanıyormuş adada. Yangın bile çıkabiliyormuş. Alışmışlar bu festivale.. Dünya2nın her bir köşesinden akın akın insanlar geliyormuş.
Biz Sakız Adası ya da “Kios” diyoruz. Yunanlılar ise “Hios “diyorlar. Adanın sokaklarında rastlayacağınız teyzeler, amcalar aynı bizim Anadolu kültüründe olduğu gibi sandalyelere dizilmiş ve etrafı seyrediyorlar. Ne kadar da birbirimize benziyoruz. Size de mutlaka laf atıyorlar. O kadar sevimliler ki anlatamam. Bir tanesi ile sohbet edip, fotoğraf çektirdikten sonra, beni çok sevdiğini ve adada yaşamamı istedi. Ne güzel bir yüreğe sahip.. Aklım onlarda kaldı.Bir dahaki sefere daha uzun zaman yanlarında kalacağım. Kim bilir, ne hikayeler onların yüreğinde saklıdır..
Gitme zamanı geldiğinde bu adadan ayrılmak ise oldukça zor geliyor insana.. Hele Rena gibi sevimli bir ev sahibine sahipken. Rena, kendini adanın tanıtımına adamış, Sakız Adası’nın Turizm ve Halkla İlişkiler Müdürü.. Bence ileride Rena ‘nın adaya anıtı bile dikilebilir. Düşünün o kadar misafirperverki , kendimizi Yunanistan da değil de kendi ülkemizde zannettik.. Birbirimize o kadar alıştık ki, adadan dönerken, vedalaşırken gözlerimiz yaşarmadı değil.. Ama yakında bir ada gezisi göründü bile.
Yunan Mutfağı
Yunan Mutfağı’nın vazgeçilmezi mezeleri. Gerçekten de insanın başını döndüren güzellikte.. Zeytinyağlılar, balıklar, deniz mahsülleri . Ahtapotlar, kalamarlar hem uygun fiyata, hem de sıra dışı sunumlarla gözlerinizi yerlerinden çıkarıyor. Balık Yunan halkının vazgeçemediği klasik besinlerden.., Sebzeler ise Yunan Mutfağı’nda çok önemli rol alır. Et ise yalnızca belli özel günlerin yemeğidir. Saganaki, Cacıki, Musakka , Dolma neredeyse bizimkilerle aynı lezzette..
İsimleri de incelerseniz, ufak tefek tat nüansları dışında pek de bir fark yok.. Fasolada (kurufasulye) boureki (börek) keftedes (köfte), dolmades (dolma), moussaka (musakka) homus (humus) ortak lezzetler..
Uzo – Rakı Savaşı
Rakı ve Uzo arasındaki fark ne diye soranlar varsa, elbette ki tatları.. Uzo’nun aroması daha tatlı, içimi ise daha yumuşak geliyor insanın damak tadına.
Bizim “Aslan Sütü “ olarak bildiğimiz rakımız ise, Uzo’ya göre biraz daha sert kalıyor. Kazanisto, Ούζο Χίου, Apalarina tercih edeceğiniz Uzo markaları arasında olmalı..