Merak ettiğim bir başka konu var. Pişirme teknikleri ve reçeteler bazında Viyana yemekleri yapan bir kafe olarak, mutfakta kullanılan ürünleri nereden temin ediyorsunuz?
Çok doğru bir soru bu. Başarı tam da buradan geliyor aslında. Örneğin etlerimizi Türkiye’de en iyi süt danası üreten firmadan satın alıyoruz. Bunun yanı sıra firma olarak mahalle esnafıyla çalışmayı seviyoruz. Bu kültürün yaşatılması gerekiyor bizce. Bizim bir mahalle manavımız var, günlük hale gidiyor. Bize özel, küçücük, ikişer üçer kilo sebze ve meyve alıyor her gün. Bu da ürünlerin taze kalmasını sağlıyor. Kahvelerimiz ise Avusturya’dan geliyor. Biz burada çok daha ucuz kahve satmayı tercih edebiliriz ancak Cafe Wien’in bir duruşu var. Biz her şeyin en iyisini yapmak istiyoruz. Satın alma kısmının tüm ayrıntılarıyla bizzat kendim ilgileniyorum.
Cafe Wien’in misafirleriyle olan iletişimi nasıl? 27 yıl boyunca ilk günkü kadar sevilmenizin nedenlerinden biri de müşterilerle olan iyi iletişiminiz olsa gerek…
Misafirlerimizin çoğu yıllardır bize gelmeye devam eden kişiler. Öyle ki Viyana’ya gittiklerinde bile daha önce Cafe Wien’e gelmeyen insanlara burayı önerdiklerini bile duyduğumuz oldu. Gelen misafirlerimizin çoğunu tanırız, hatta genelde isimleriyle hitap ederiz ve onlara kendilerini özel hissettiririz. Gerçekten Türkiye’de en iyi servis hizmetini veren kafelerden bir tanesiyiz. Bunun dışında 27 yıldır her gün Cafe Wien’e gelen müdavimlerimiz bulunuyor. Hatta bir misafirimiz var; ileri derecede Alzheimer hastası. Evden çıktığında gelebileceği tek yer Cafe Wien, buradan çıktığı zaman da gidebileceği tek yer ev. Kurulan bu bağ, gerçekten çok önemli.
Son olarak sizin için İstanbul ne ifade ediyor? Viyana’yı çok iyi tanıyan biri olarak, İstanbul ile Viyana’yı nasıl bağdaştırırsınız?
İstanbul, Türkiye’nin en önemli şehri, bir metropol. Avusturya ticari anlamda Avrupa ile en iyi ilişki kurduğumuz ülke. Hal böyle olunca Avusturya-Türkiye arasında her anlamda inanılmaz bir transfer olduğunu söylemek mümkün. Ancak Viyana bir kültür başkenti, dolayısıyla İstanbul’u bu bağlamda Viyana ile kıyaslamak pek mümkün değil. Nişantaşı’nı ise bu kıstasın dışında tutuyorum ki bizim de yıllardır Nişantaşı’nda hizmet vermemizin nedeni bu. Cafe Wien’in ana sloganı; “Nişantaşı’nda bir Viyanalı.” Bu işi küçük düşündüğüm için söylemiyorum ancak Cafe Wien gibi bir kafeyi farklı bir semtte yürütemezsiniz, kültür farkları yaşarsınız, misafirlere hitap etmekte zorlanırsınız. Nişantaşı hem insanları, hem de kalitesiyle yalnızca İstanbul’un değil Türkiye’nin en özel semtlerinden biri. Nişantaşı’nda kendinizi bir Avrupa başkentinde gibi hissedebilirsiniz. Biz de bu sebeple Cafe Wien’i açmak için Nişantaşı’nı tercih ettik, iyi ki de tercih etmişiz.