MAKARNA VE MEKÂNLARI
Konu makarna olunca, insanın içine sıcaklık veren, “comfort food” diye tabir ettiğimiz mekânlar öne çıkıyor. Tabii bir de sonbaharın da etkisiyle bir nevi eve kapanma, evlerde yemek partileri verme, kendi taze makarnanı hazırlama gibi keyifleri unutmamak lazım.
Kendi makarnamı hazırlamak adına, malzeme için Eataly tabii ki ilk tercih. Ama zamanı olmayanlar için en az 8-10 çeşidi taze makarna ve gnocchi dolabından seçebilir, size verecekleri nefis sos tarifleriyle evde pişirebilirsiniz. Tabii oturup güzel bir restoran servisi almanız da mümkün. Başka bir ev yapımı fenomen olan mac&cheese içinse Karaköy’deki Fırın’ı öneririm. Taş fırında közledikleri domateslerden hazırladıkları soslarıyla çok rustik ve keyifli, üstelik Trabzon peynirli.
Kanyon’daki Gina, menüsünün kapağını dahi açmadan insanda makarna yeme isteği uyandıran bir mekân. Soslar ve kendi hazırladıkları makarnalarla menüdeki “Pasta” bölümünü es geçmek kolay değil. Buğday ruşeymli linguini ile vongole ve bottarga ya da lüfer ragu soslu spagettiye kim “hayır” diyebilir.
Zorlu Center’da Şef Pelin Çakar’ın Cantinery’sinde tamamı ev yapımı makarnalar biraz ısınmak ve güzel bir alışveriş molası vermek için birebir. Kırmızı şarapta yavaş pişmiş dana eti, parmesan ve taze pappardelle hamuru ile hazırlanan dana ragu pappardelle tabağı veya limon kreması, somon dilimleri ve rende bottarga ile hazırlanan somon bottarga’lı tagliolini tam da sonbahar havasına uygun seçenekler.
Tabii uzun soluklu efsaneler Mezzaluna ve Da Mario’dan bahsetmemek olmaz. Mikla ile dünyanın en iyi 100 restoranı listesindeki ünlü şef Mehmet Gürs’ün Trattoria Enzo’sunda açık mutfakta çalışan aşçıları ve ahenkli tempoyu izlerken, ev yapımı makarnaların lezzetine kendinizi bırakabilirsiniz. Etiler ekseninde ise Akmerkez’deki Serafina ve Da Mario’nun sokağına geçen sene açılan keyifli ve lezzetli mekân La Scarpetta’yı sayabiliriz.