Serhan Sabanlar,  DJ kabininden hayatı, insanları, tepkileri ve en önemlisi değişen jenerasyonları gözlemliyor, hayata dair anlamlar arıyor.

2

Image 2 of 2

DJ’LİK YORUCUDUR VE DİKKAT İSTER

Ben yıllardır bu işin içindeyim, kendime ve sağlığıma iyi bakmak zorundayım. Dinç olmalıyım ki işimi yapabileyim. DJ’lik yaparken alkol almaya gelince… Bir iki kadeh dışında alkol, insanın ilgisini ve algısını bozuyor. Algın açık bir haldeyken müzik çalıp insanları yakalamak hem daha kolay hem de daha doğru. Aksi takdirde kendinize çalmaya başlıyorsunuz ve etrafı göremiyorsunuz. Çok yorucu bir iş yapıyoruz. Çünkü sürekli göz önündesiniz ve insanlar sizi sürekli takip etmek istiyorlar. Her şeyinize dikkat etmeniz lazım. Görünüşünüz, kıyafetleriniz, duruşunuz, konuşmanız… Bunlar çok önemli şeyler. Aslına bakacak olursanız, kabinden indikten sonra ve gün içerisinde yapılacak çok işiniz oluyor.

DJ’lik sadece gece kulüplerinde performans sergilemek değildir. Gece kulüpleri dışında ben birçok moda organizasyonunun defilesinde, açılışlarda ve çok farklı etkinliklerde de müzik çaldım. Dünyada da bu şekilde olmaya başladı, uzun bir zamandır da böyle. İşimin en sevdiğim kısmı ise farklı yerler, şehirler, ülkeler görmek, seyahat etmek ve tabii bir de gecenin sonunda eğlenmiş, mutlu yüzlerle mekândan ayrılan insanları görmek. Herhangi birinden şunu duymak da benim bütün yorgunluğumu alıyor ve gece yatağıma uzandığımda huzurlu ve mutlu bir şekilde uyuyabiliyorum: “Teşekkürler, ellerine sağlık gerçekten çok güzel çaldın.” Bu bana ruhen huzur ve mutluluk veriyor.

HEYECANIM HİÇ EKSİLMEDİ

Bu işe başladığım ilk günden beri nerede ya da nasıl bir organizasyonda olursam olayım, o kabine geçtiğimde her zaman ilk DJ’liğe başladığım günkü enerji ve heyecanla dolu oluyorum. Biraz projelerimden bahsedeyim size. Şu anda yürütmekte olduğum önemli bir remix çalışmam var. Bunun dışında performanslarım yaz sezonu nedeniyle daha da yoğunlaşmaya başladı. Bir de Red Bull Türkiye On Premise departmanının “Red Bull Fligth Club” ve “Red Bull Red Monday Partileri” gibi event’lerinin yedi senedir DJ’liğini yapıyorum. En önemli projem ise Türkiye Beyaz Ay Derneği Ankara Şube Başkanı Abdullah Tuncay ile hazırlamakta olduğumuz sosyal sorumluluk projesi. 20 Down sendromlu çocuğumuza altı ay boyunca DJ’lik eğitimi vereceğiz! Bu proje Türkiye’de ve dünyada ilk olacak. Bu da benim için çok gurur verici bir şey