Bu sene Bienalde en çok kimlerin ismini duyacağız. Gelecek vaat eden genç yıldılar kimler? Bieanelin yıldız haritasını sizin için çıkardık! Bu sanatçıları ve işlerini görmeyi sakın unutmayın!
NIKITA KADAN
1982 Kiev doğumlu sanatçı ve aktivist Nikita Kadan, aynı şehirde yaşıyor ve çalışıyor. Resim, grafik ve enstalasyonlar üzerine çalışan sanatçı, Ukraynalılar’ın güncel deneyimlerini ve Sovyet geçmişleriyle olan ilişkilerini eleştiriyor. Anıtsal Resim bölümünden mezun olan Kadan, 2004 senesinden beri çalışmalarına devam eden R.E.P. (Revolutionary Experimental Space) sanatçı grubunun üyelerinden. 2008 senesinden beri Hudrada (sanatsal komite) küratöryel ve aktivist grubunun kurucusu üyelerinden biri olarak görev alıyor. Hudrada, kamu alanının özelleştirilmesine ilişkin yaptığı protestolar sonucu, polisle ve devlet otoriteleriyle yaşadığı çatışmalarla biliniyor. R.E.P ise Ukrayna’daki insan hakları ihlalleri, gücün kötüye kullanımı, yolsuzluk gibi konularda kamunun dikkatini çekmek için sanatı kullanan girişimlerde bulunuyor.
Sanatçı, mimarlar, insan hakları aktivistleri ve sosyologlarla disiplinler arası işbirlikleri yapmayı önemseyen Kadan’ın işleri, Museum of Modern Art Warsaw, Saatchi Gallery, 55. Venedik Bienali gibi önemli sanat etkinliklerinde gösterilmiş ve PinchukArtCenter ve Future Generation Art Prize ödüllerine layık görülmüştü. Sıklıkla politik işler üreten ve ülkesinde milli söylemlerden rahatsızlığını sık sık dile getiren sanatçı, ahlaksızlık ve sosyal eşitsizlik gibi sorunları da işlerine konu ediniyor. Bu bağlamda, Kadan’ın “Procedure Room” adlı seri işleri polis şiddetini gösteren ve yanında “görünmez” ve “gölgelerde” gibi ifadelerin yer aldığı görsellerin üzerine basıldığı hediyelik tabaklardan oluşuyordu. Sanatçıya göre bu gülümseyen figürler, işkenceyi devletin halkına yaptığı tıbbi müdahaleler olarak görüyordu.
2014 senesinde gösterdiği “Limits of Responsibility” işiyse Kiev’deki Bağımsızlık Meydanı’ndaki protestocuların kamplarından ilham alıyordu. Barikatlarının etrafına “meydan bahçeleri” inşa eden protestocular, aynı zamanda kamusal alanı da işgal etmiş oluyorlardı. Protestodan fotoğraflarla beraber sergilenen bu iş, aynı zamanda Sovyetler’in 1979’da başlayan tarım propagandalarına da referansta bulunuyordu.
Sanatçı, İstanbul Bienali kapsamındaysa işlerini İstanbul Modern’de gösteriyor. Tophane Meydanı’nın 1957 – 58 yıllarındaki dönüşümü sırasında mimar Sedad Hakkı Eldem tarafından ambar olarak inşa edilen bina, bienal süresince karma serginin yanında tarihi konumlandırmalara da kapılarını açıyor.
Kadan, bienale kapsamlı ve büyük ölçekte bir yerleştirmeyle katılıyor. Yerleştirme, Ukrayna’nın savaştan daha çok etkilenen doğu bölgelerinde Sovyet sonrası dönemde yapılandırılan eğitim ve kültür ağından ilham alıyor. Kadan, iki katlı olarak kurgulanan bu enstalasyonun zemin katında savaş dönemi sığınaklarında sıkça görülen ranzalarda mantar yetiştiriyor. İkinci kattaysa harabe haline gelmiş yerel tarih müzesini heykeller ve buluntu objeler kullanarak tekrar hayata döndürüyor.