SARAH PAULSON
Sarah Paulson “The People v. O.J. Simpson: American Crime Story”de davada başsavcı olan Marcia Clark’ı canlandırıyor. Paulson’ın “Erkeklerin dünyasında bir kadın” olarak tanımladığı Clark’ın aile yaşantısı da 20 yıl önceki bu ünlü davada mercek altına alınmıştı. Büyük puantiyeli bluzu, siyah eteği ve topuklu ayakkabılarıyla karşımıza çıkan Paulson, Clark’ı canlandırmak için yaptırdığı sık perması ve giyimiyle 1990’ların modasına yeniden hayat veriyor. Canlandırdığı karakterin o yıllarda kullandığı parfümü dahi bulması, “American Horror Story” ile nasıl dört sezon arka arkaya Emmy Ödülleri’ne aday olduğunu gösteriyor.
Karakteriniz O.J. Simpson davasındaki medya sirkinde mantığın sesi olarak ortaya çıkıyor. Siz onu nasıl tanımlarsınız?
Katılıyorum. O bir nevi hikâyedeki erdem unsurunun merkezi. Program ilerledikçe Marcia’nın medya sirkinin numaralarına kanmadığını göreceksiniz. Marcia inanılmaz derecede bulguların izinden gidiyor. Onun için zanlının aleyhinde oluşan bulgular, o kadar ikna edici ki onun suçluluğuna inanmak için başka herhangi bir delile ihtiyaç duymuyor. Bir cinayet davasında fiziksel kanıt bulmak oldukça zordur ve bu davada zanlı aleyhinde bir yığın fiziksel delil bulmak mümkün. Benim düşüncem mahkemenin düşüncesinin kamuoyu ile fazlasıyla şekillendirildiği yönünde. Savunma bu durumdan çokça avantaj sağlarken Marcia bunu yapamadı.
Marcia Clark’ın kişisel özellikleriyle ilgili ne kadar araştırma yaptınız? Permalarınızın benzerliği inanılmaz!
Hakkında çok fazla araştırma yaptım, buna saçı da dâhil. Arşivcilerimizin bizim için bulduğu kamera kayıtlarını ve her çekim öncesinde beş dakikalık bir videosunu izledim. Buna ek olarak birçok araştırma yaptım. Marcia’nın kitabı “Without a Doubt”ı ve dizinin dayandırıldığı Jeffrey Toobin’in “The Run of His Life: The People Versus OJ Simpson” kitabını okudum. Toplam süresi saatleri bulan açılış konuşmalarını, kapanış konuşmalarını ve duruşma sonrası verdiği röportajları izledim. Kullandığı parfümü öğrendiğimde ben de onu kullanmaya başladım!
Ryan Murphy’nin bu projesinden ne zaman haberdar oldunuz?
“American Horror Story”nin son sezonunda yapışık ikizleri canlandırıyordum. Bir gün beni aradı ve “Marcia Clark’ı oynamak ister misin?” diye sordu. “Marcia Clark’ı oynamayı istemek mi? Tabii ki!” oldu cevabım. İstersem önce ilk iki bölümü okuyabileceğimi söyledi. Ancak bu rolü o kadar çok istiyordum ki okumadan kabul edeceğimi söyledim. Yine de okumam konusunda ısrarcı oldu. Telefon görüşmemizden bir buçuk saat sonra onu aradım ve “Eğer bu rolü oynamama izin vermezsen, bir daha seni affedebileceğimi zannetmiyorum” dedim.
Seni yeniden Ryan Murphy ile çalışmak için motive eden unsurlar neler?
Günün sonunda Ryan Murphy’nin yanınızda olduğunu, sizin için orada olduğunu hissedersiniz. Sizin iyi olmanızı ister. Sizde kendinizin dahi göremediği şeyleri görür. Bana şimdiye kadar kimsenin sunmadığı birçok fırsat sundu ve bir aktris olarak kendime duyduğum güveni artırdı. Ortaya çıkardığım işlerin kalitesinin de özgüvenimle orantılı olarak arttığı görüşündeyim. Beni tamamen rahat ve güvende olduğum alanın dışına çıkarıyor. Çocukken iki başlı bir kadını oynayacağımı (American Horror Story: Freak Show) hayal dahi edemezdim. Bu benim hayal gücümün ötesindeydi. Ne zaman size, sizden daha çok inanan biriyle çalışırsanız, ona her zaman daha fazlası için gidebileceğinize inanıyorum.