Yedinci sanat sinema birçok kez ilhamını modadan aldı. Bazılarının odak noktası dergiler, editörler oldu. Bazılarınınki tasarımcılar ve modeller… Kimi zaman da filmlerdeki set tasarımları, salt moda dergilerindeki pırıltılı çekimleri hatırlattı.
benimadimaskgal
PIRILTILI SETLER
Modanın sadece pahalı kıyafetler ve onları giyerek tavır sahibi olunabileceğini gösteren Sofia Coppola’nın Pırıltılı Hayatlar’ı izleyiciyi şaşaalı gardıropların içine davet ediyor. Moda çekimlerinin kulislerini anımsatan sahneleriyle pırıltılı ancak içi boş günleri anlatmasıysa kimilerine göre modanın gerçek tanımı. Geçen ay kaybettiğimiz Alain Resais filmi “Geçtiğimiz Yıl Marienbad” ise yalın ve sade zarafetin birebir tanımı. Tıpkı Dior kadını gibi… Siyah-beyaz çekimlerin rafine güzelliğinde akan sahneler ise Münih etrafında yer alan heybetli şatolarda geçiyor. Sürrealist bahçeler, cenneti ya da sanatı başka bir açıdan yorumlarken şatonun duvarlarındaki altın işlemeler ihtişamın altını çiziyor. Filmin aynı zamanda birçok tasarımcı ve moda fotoğrafçısına ilham verdiğini de söylersek bu dünyaya ne kadar yakın olduğunu anlatmış oluruz sanırım. Çekimleri İtalyan Riviera’sında ve Milano’da gerçekleştirilen “Benim Adım Aşk” ise Jil Sander ve Fendi’nin kampanya görsellerini anımsatıyordu. Milano’daki katedrallerin gölgesinde yürüyen bir Tilda Swinton. Saf İtalyan düşü… Tıpkı Yetenekli Bay Ripley filminden Cate Blanchett gibi.