Yıllardır bünyesinde pek çok sanatçıyla çalışan dergi, özellikle onlar için bir alan yaratmayı hayal etmiş aslında. Ancak hem Bant ekibinin hem de dışarıdan sanatçıların işlerini sergileyebileceği bir yer Havuz. İlk olarak “No: 1” isimli kolektif bir sergiyle açılan alanda, Aylin Güngör’ün “This Magical Depressive Mannequins” adlı fotoğraf sergisi de yer alacak. Sergi, 10 Aralık’taki açılış partisiyle başlayacak.
Üçüncü katta yer alan etkinlik bölümü ise Bina ekibinin ortak alanı olarak belirlenmiş. Oldukça sade bir dekorun hâkim olduğu kat, sadece etkinlik günlerinde kullanılabiliyor ya da özel partilere tahsis ediliyor. En üst katın kendine ait bir barı, balkonu ve kapısı bulunduğu için, kapısı kapanınca Havuz, mekândan soyutlanabiliyor. Etkinlik katında yalnızca konser veya canlı performanslar değil, farklı aktivitelerin yapılabileceği bir atmosfer de oluşturulmuş. Mekânda panel, film gösterimi, stand-up gösterisi gibi organizasyonlar da düzenleniyor. Çeşitli konsoloslukların film arşivlerinde bulunan belgesel gösterimleri yapılıyor. Dolayısıyla Bina, bu çok amaçlı yönüyle diğer mekânlardan ayrılıyor.
İstanbul’da bir şeyler üretmeye çalışan çok sayıda mekân olduğu bir gerçek. Ancak denenmemiş projeler gerçekleştiren, farklı fikirlerin bir araya toplandığı bir alan bulmakta oldukça zorlanıyoruz. Sürekli benzer etkinliklerin yer aldığı mekânlardan sıkılanlar için Bina kesinlikle iyi bir alternatif. Mekânda bütün etkinliklerin ucu açık, takvimde her ay 15 etkinlik yer alacak diye bir kıstas bulunmuyor. Ekip gerçekten içlerine sinen bir iş olursa onaylıyor ve programa ekliyor. Her katında farklı bir konsept barındıran Bina, yemeklerden dekorasyona, etkinliklerden samimiyete kadar doğru ambiyansı tutturmaya özen gösteriyor. Bunun yanı sıra Kadıköy’de şu an için Havuz kadar iyi bir sergi alanına sahip çok fazla yer yok. Bu yüzden Bina, bu anlamda da şimdiden büyük bir heyecan yaratmış durumda!