“Bu, yaşamımızdaki görünmez şeyleri görünür kılmak için bir girişim. Fikir olarak sadece görsel alanı içerikten bağlama doğru dönüştürmek değil, onları aynı anda birbirleri içerisine geçmiş fiziksel ve zihinsel imgeler şeklinde yan yana getirebilme çabası.”
11 Eylül – 12 Ekim 2013
Galerist / İstanbul
ars1
Dünyadaki farklı galeri ve müzelerin enstalasyon çekimlerini temel malzeme olarak kullanan Sükan, mekanın duvar, yer ve tavanlarını içerikten arındırarak sıfırlandırılmış alanlar yaratıyor. Sanatçı, fotoğrafları manipüle ederek oluşturduğu kendi monokromatik dijital resimlerinde, yapıtların amacını görünür kılan “duvarın estetiği”ni ön plana çıkarıyor. Arındırılmış boş mekanlarda tavanla zemin arasındaki tersyüz edilmiş ilişki, beyaz duvarların nötrlüğündeki bağlama vurgu yapıyor. Geometrik şekillerle tanımlanan kesintisiz mekanlar bir yandan konstrüktivizmin sınırlarını zorlarken diğer yandan minimalizmin izleyici algısına getirdiği açılıma dikkat çekiyor. Sanatçı, perspektifi sınırlayan bir düzlem niteliğindeki duvarlara eklediği gizli katmanlarla, soyut-somut algısına dair değişken bir bakış açısı yaratıyor. Sanatçının işleri, çeşitli dönüşümlerden geçirilmiş mekanların ulaştığı yeni gerçekliğe ve izleyicinin algısındaki görünürlüğe işaret ediyor. Mekanları bağlamından koparılmış fotoğraf nesneleri gibi ele alarak yeniden şekillendiren sanatçı, sonsuz olasılıkların yaratıldığı soyut resimlere atıfta bulunuyor.