Bugüne kadar “Jackie”, “Hacksaw Ridge”, “Sully”, “Arrival” ve “Westworld” gibi pek çok prestijli Hollywood yapımının uluslararası afişini hazırlayan Ali Aydın’ın defterini karıştırdık.
Defterinizi nereden aldınız?
Los Angeles’ın en sevdiğim caddelerinden biri olan Aboot Kinney’deki Urbanic Paper Boutique’ten! Burası kâğıda ilgi duyan herkesin kendisini kaybedeceği şahane bir yer.
Sizin için defterin anlamı nedir?
Ben istemediğim sürece yarı yolda bırakmayacak sadık bir dost. Kaydetmeye değer bulduğum her şeye istediğim an ulaşabildiğim nostaljik bir arşiv!
Defteriniz her zaman yanınızda mıdır, olmadığında kendinizi nasıl hissedersiniz?
Çoğu zaman ben defterlerimin yanındayım. Olamadığımda ise telefonuma not alırım.
Nasıl bir defter kullanıcısısınız?
Sayfalarını tükettiğim defterler, bakmaya doyamadığım eski fotoğraflar gibi! Kullandığım eski defterlere ara ara bakıp benliğimdeki değişim ve dönüşümleri gözlemlemek tarifsiz bir keyif. Seneler önce kaydettiğim bir şeyi tekrar görmek, hızla geçen zamanı bir süreliğine yavaşlatan masum bir tebessüm yaratıyor. Ben de defterlerimin bana olduğu kadar onlara sadık bir kullanıcıyım.
Notlarınızı dijital ortamda tutmaya nasıl bakıyorsunuz?
Defterlerimin yeri ayrı olsa da dijitalin hayatımızdaki yeri yadsınamaz bir gerçek! Ayrıca yaptığım işten ötürü uzak kalmam imkânsız. Defterlerime ve dijitale kaydettiklerim farklı; geçmişten kopmamaya çalışarak, bugünün ve geleceğin sistemi arasında bir orta yol buluyorum.
Ne zaman ilham gelir ya da hangi zaman aralığında çalışırsınız? Toplantı ya da yolculuk esnasında bir şeyler karaladığınız olur mu?
Bunun için özel bir ana ihtiyacım yok. Detayları görebildiğimiz takdirde, yaşadığımız hayat başlı başına bir ilham kaynağı ve buna her an, her saniye rastlamak mümkün. Kaydetmeye değer bir şey gördüğüm veya hissettiğim an kaleme kâğıda sarılmam. O anı yaşamaya, bakmaya, bana hissettirdiği şeyi özümsemeye devam eder, sonrasında aklımda kalanları not alırım.
Defterinize dokunabilecek veya dokunamayacak kişiler var mıdır?
Mantıklı bir gerekçeleri olmadığı sürece mümkünse kimse defterlerime dokunmasın çünkü orası tamamen bana ait bir dünya!
Defterinize yazılabilecek en güzel ve en kötü şey?
Kendi hayatımda kötü olan hiçbir şeyi kaydetmeye değer bulmuyorum. Zihnimde bile yer etmesinler ki, güzel olanlara daha fazla yer verebileyim. Bunlardan bir yeni ve heyecan verici bir projenin notunu almak olabilir.
Kimin defterine bir şeyler karalamak isterdiniz?
Kimsenin! Ben defterlerime dokunulmasından hoşlanmıyorsam, onlar da hoşlanmayabilirler diye düşünürüm.
Eski ve yeni sanatçılardan birinin eskiz defterini görmeniz mümkün olsa bu kim olurdu?
Nikola Tesla! Aklının içindekileri en çok merak ettiğim insan. Bu aklın defterlerine nasıl yansıdığını görmek şahane bir deneyim olurdu. Bir de kullanılanların haricinde henüz kullanılmayan ama teknoloji dünyasını kökünden değiştirebilecek icatları da görürdüm.