Her ay size şehrin dedikodusunu yazacak değilim ya! Hele de böyle bir oyun izlemişken. Siz, siz olun Craft Tiyatro’da sergilenen “garaj”ı es geçmeyin. Kapali gişe oynayan bu oyun kesinlikle izlenmeyi hak ediyor.
Her ne kadar çok anlamasam da ilgimi çeken bir sanatsal etkinlik olduğunda kaçırmamaya özen gösteririm. Sanatın her dalı aslında ilgimi çeker ancak bugünlerde kapalı gişe oynayan bir tiyatro oyunu var ki köşemde yer vermeden edemedim. Oyunun adı Garaj… Usta oyuncu İpek Bilgin’in yönettiği, başrollerini ise Enis Arıkan ve Güven Murat Akpınar’ın paylaştığı oyun gerçekten müthiş ve sıra dışı. Oyun için kapalı gişe derken abartmıyorum zira dört arkadaş biletimizi tam bir ay öncesinden alabildik. Ne diyeyim mükemmelsin Orkide… Lütfen hemen kendinize bir bilet alın ve oyuna gidin. Pazartesi Craft Tiyatro’da sergilenen Garaj, mutlaka izlemeniz gereken oyunlardan biri.
SANATTA DA ÖZGÜRLÜĞÜ SEVERİM
Sanatın özgür olanına ve modern sanata dair her şey ilgimi çekiyor. Şükran Moral’ın yaptığı işler oldum olası hem saygımı hem de beğenimi kazanmıştır. Yıllar önce Beyoğlu, Mısır Apartmanı’nda kapalı kapılar arkasında yaptığı performansı asla unutamıyorum. Aynı şekilde Contemporary 2013’te de bir eserine âşık oldum ve saatlerimi video gösterisini izleyerek geçirdim. Herman Nitsch’in eseri de beni çok etkiledi, oturup üzerinde saatlerce konuşabilirsiniz. Bu konularda sanat tarihçisi arkadaşlarımın başının etini yedim ama yine Google, Youtube en iyi arkadaşım oldu. Nitsch 90’larda kurduğu Orgien Mysterien Theater’ın işleri yüzünden hapiste bile yatmış. İncelemenizi tavsiye ederim hatta sanatçının DVD’sini internet sitesinden temin edebilirsiniz. Çalışmalarını uzun süreden beri takip ettiğim gözde sanatçılarımdan biri de bu ay dergimizin de konuğu olan Taner Ceylan’dır. Kendisini özellikle Twitter’dan takip etmekten müthiş zevk alıyorum. Gittiği sergileri ve beğendiği eserleri her zaman paylaşıyor. Takip etmenizde fayda var.