Kadıköy Moda… İstanbul’un bohem ruhunun nabzını tutan, her sokağında ayrı bir hikâye barındıran semt. Ne var ki, popülerleşen her yer gibi Moda da artık bir “klasik” haline geldi. Ama hâlâ keşfedilmeyi bekleyen, tabelasız duran, arka sokaklarda gizlenmiş kafeler var. Biz de Trendsetter Istanbul olarak, sana kalabalıktan uzaklaşıp gerçekten “orada olmaktan” keyif alacağın 5 özel kafe seçtik. 

1. Zula Moda

Girişini fark etmek bile küçük bir macera. Eski bir apartmanın arka bahçesinde, rustik dekorasyonu ve ev yapımı kekleriyle küçük bir huzur köşesi. WiFi yok, müzik loş… Tam anlamıyla dijital detoks.

Trendsetter Notu: Mekanın favorisi: Lavantalı limonata 

2. Kuşluk Kahvesi

İsmiyle bile bir ritüel gibi… Sadece sabah 10.00 – 15.00 arası açık. Mekânın mottosu: “Sabah vaktini kutla.” Her gün değişen kahvaltı tabağıyla sade ama özgün bir menü sunuyor. Kafanı dinleyip not defterini açmak için ideal.

Trendsetter Notu: Rezervasyonsuz yer bulmak zor, erkenden git.

3. Patisserie Mimoza

Fransız fırını estetiği ama samimi bir Anadolu ruhuyla birleşmiş bir yer. Mimoza, hem ismiyle hem ambiyansıyla baharı yaşatıyor. Gül yapraklı kruvasanı, portakallı filtre kahvesiyle eşleştirmek seni başka bir moda sokabilir.

Trendsetter Notu: İçeriği az ama öz. Tatlı menüsü sürekli değişiyor.

4. Sarnıç Altı

Adeta bir zaman kapsülü. Eski bir sarnıcın içine kurulmuş bu kafe, taş duvarları, serin atmosferi ve klasik müzik eşliğinde sunduğu sade menüsüyle başka bir boyutta. Kitapla git, derin bir sessizlikle kal.

Trendsetter Notu: Telefon çekmiyor. Ve bu aslında harika.

5. Bulut Kafe

Moda’nın en yüksek noktasında, bir çatı katı. Kapanış saatine doğru, İstanbul siluetiyle gün batımını izlemek neredeyse bir ritüel. İçeride yer yoksa dışarıya yastık atılıyor. Her şey biraz dağınık ama bir o kadar da sahici.

Trendsetter Notu: Gün batımı saatleri için gitmeden önce araman iyi olur.

Bonus: Haritayı Aç, Yoldan Sap

Bu kafeler, popüler arama listelerinde üst sıralarda olmayabilir. Ama belki de tam bu yüzden en çok onlara ihtiyacımız var. Moda’nın ruhu, o arka sokaklarda, görünmeyen tabelalarda, beklenmedik lezzetlerde yaşıyor.