Günümüzün en önemli heykeltıraşlarından ANISH KAPOOR, SAKIP SABANCI MÜZESİN’de sergilenen eserleriyle İSTANBUL’U etkisene aldı. Müzeyi ziyaret etmeden önce, “sanatçının 10 Eylül’de verdiği konferansı dinlemek isterdim” diyenlerdenseniz doğru yerdesiniz.
resim1
Sakıp Sabancı Müzesi, dünyadaki sanatseverlerin yakından takip ettiği İngiliz kavramsal sanatçı Anish Kapoor’un eserlerini İstanbul’a taşıdı. 5 Ocak 2014’e kadar görülebilecek dev boyutlu eserler, 10 Eylül günü, 2004 yılında dünyanın en üretken ve saygın heykeltıraşı seçilen sanatçı tarafından bir konferans ile tanıtıldı. Biz de Trendsetter İstanbul ekibi olarak konferansta yerimizi aldık ve Kapoor’un söylediklerini bir bir not ettik. Önce bir sanatçının görevinden söz etti Kapoor: “Bilmemek, yani bilmemenin getirdiği o belirsiz alan, keşfetmek için daha fazla şans anlamına geliyor” dedi. Oradan kendi sanatına geçti. Öğrenciyken yaptığı eserlerde vücut dilini tanımlamaya çalıştığını, Hint kökeniyle bağlantılı olarak kırmızı, beyaz ve geometrik şekiller üzerinde durduğunu, kendi kendini tekrarladığını; yani yavaş ilerleyen bir evrim içerisinde olduğunu, bunu da sürekli yaptığı psikanalizlerle ilişkilendirdiğini söyledi. Aslında pek de söyleyecek bir şeyi olmadığını, kimseden daha derin anlamlar ifade etmediğini de dile getirdi Kapoor.