ENKA Kültür Sanat, bu ay 31. Yıl Müzik Buluşmaları kapsamında, Türkiye’nin ve dünyanın müziğini İstanbullularla buluşturmaya başladı. Trio Hexis ile başlayan etkinlik dizisi, AyşeDeniz Gökçin ile son bulacak. ENKA Kültür Sanat Direktörü Gül Mimaroğlu ve Kültür Sanat Koordinatörü Murat Ovalı ile yeni dönem seçkisini, ENKA Kültür Sanat’ın vizyonunu ve gelecek planlarını konuştuk.


Gül Mimaroğlu & Murat Ovalı

ENKA Kültür Sanat, bu yıl hangi sanatçıları ağırlıyor? Şimdiye kadar hangi konserler düzenlendi?

Murat Ovalı: Bu yıl 1 Ekim – 26 Kasım döneminde düzenlediğimiz 31.Yıl ENKA Kültür Sanat Müzik Buluşmaları’nda, Türkiye’nin dünya çapında tanınan müzisyenleri ile sevilen topluluklarını keyifli bir seçkide bir araya getiriyoruz. Buluşmalar kapsamında toplam yedi etkinliğe ev sahipliği yapıyoruz.

Bu yılki buluşmalarımıza 1 Ekim tarihinde Trio Hexis’in konseri ile başladık. Ardından, 8 Ekim’de daimî sanatçımız Fazıl Say’ı sahnemizde ağırladık. Daha sonra Pow Trio ve Birsen Tezer’i seyircimizle buluşturduk.


Andrey Pisarev

Şu günlerde, dünyaca ünlü Rus piyanist Andrey Pisarev’in 19 Kasım’da ENKA Oditoryumu’nda gerçekleştireceği resitale yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yılı klasik ile modern müziği buluşturduğu repertuvarıyla öne çıkan piyanist AyşeDeniz Gökçin’in 26 Kasım’daki performansı ile kapatacağız.


AyşeDeniz Gökçin

Müzik buluşmalarınız kapsamında daimî olarak konser veren sanatçılar kimler? Bu sene yeni isimler var mıydı?

Gül Mimaroğlu: ENKA Kültür Sanat’ın iki farklı disiplinden iki daimî sanatçısı bulunuyor. Dünyanın en önemli salonlarında konserler veren, sayısız ödül kazanan, üretkenliğiyle tanınan piyanistimiz Fazıl Say, ENKA Kültür Sanat’ın daimî sanatçılarından biri. Kendisini her yıl mutlaka sahnemizde ağırlıyoruz. Bununla birlikte Fazıl Say, ENKA Okulları’nda eğitim alan öğrencilerimizle buluşuyor. Fazıl Say gibi dünya çapında tanınmış, sanata bu denli katkı sağlamış ve uluslararası başarılar kazanmış bir sanatçıyı, her yıl sahnemizde ağırlamaktan her zaman gurur duyuyoruz. Yanı sıra tiyatro dünyasının duayen isimlerinden Genco Erkal, yine yan yana olmaktan büyük gurur duyduğumuz diğer daimi sanatçımız.

Yeni dönem seçkisi nasıl oluşturuldu?

Murat Ovalı: Etkinlik programımızı oluşturma sürecinde pek çok kriter aynı anda etkili oluyor. Kültür ve sanat hayatının güncel eğilimleri ve izleyici beklentisinin yanı sıra sektör profesyonelleri ve kurumlardan gelen işbirliği teklifleri de programın içeriğini belirleyebiliyor. Ancak elbette bu etkinliklerin kurumun değerleriyle örtüşmesi en temel kriterimizi oluşturuyor.

ENKA Kültür Sanat, sonbaharı müzikle zenginleştiriyor. Klasik müziği daha geniş kitlelere duyurmak için neler yapıyorsunuz?

Gül Mimaroğlu: ENKA Kültür Sanat olarak sadece klasik müziği değil, günümüz sanatını tüm boyutlarıyla geniş kitlelerle buluşturmayı hedefliyoruz. Biz, Açıkhava Tiyatromuz, ENKA Oditoryumu ve Sanat Galerimiz ile sanat etrafında bir buluşma ve birlikte keşfetme alanı yaratıyoruz. Programımızda sanatın her dalında olduğu gibi, klasik müziğe de düzenli olarak yer veriyoruz.

Kurum olarak, sanatsever bir nesil yetiştirilebilmesini çok önemsiyoruz. Seyirci çeşitliliğini sağlamak ve ana hedeflerimizden biri olan “geleceğin seyircisi”ne sanatı sevdirmek için öğrenciler, gençler ve üniversitelerle hep yakın ilişkiler kurmaya çalışıyoruz. Bugün, lokasyon olarak yakınlığımızın da etkisiyle İstanbul Teknik Üniversitesi başta olmak üzere İstanbul’da eğitim veren pek çok üniversiteden öğrenciyi etkinliklerimizde misafir ediyoruz. Yanı sıra Yücel Kültür Vakfı, Türk Eğitim Vakfı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği gibi çok sayıda dernekten genç sanatseverleri de sıkça etkinliklerimizde ağırlıyoruz. Ne kadar fazla gence sanatı ve müziği sevdirebilirsek kendimizi o kadar başarılı sayıyoruz…

Bununla birlikte klasik müziği daha fazla çocuğa ulaştırmak amacıyla çalışan ve bu sene de programımızda yer alan “Barış için Müzik Orkestrası” sahnemizde düzenli olarak konser veren bir ekip. Böyle güzel bir amaç için çalışan bir topluluğu sahnemizde ağırlamaktan her zaman mutluluk duyduk. Çünkü biz ENKA Kültür Sanat olarak kendi seyircisini yaratan bir kurum olduk. Dolayısıyla geleceğin seyircisini yetiştirmeyi, çocuklara ve gençlere sanat şevki aşılamayı her zaman öncelikli tuttuk.

ENKA Kültür Sanat’ın vizyonundan bahsedebilir misiniz? Hangi etkinliklere ve sanatçılara ev sahipliği yapıyorsunuz?

Gül Mimaroğlu: ENKA Kültür Sanat olarak, kültür ve sanatın sürekliliğini ve erişilebilirliğini sağlarken, geleceğin sanatçı ve seyircisini yetiştiren, yaratıcılığı ve özgür düşünceyi destekleyen ulusal ve uluslararası farklı disiplinlerden sanatçıları sanatseverlerle buluşturan bir kurumuz. Programımızı da vizyondan hareketle oluşturuyoruz. Özellikle de çeşitli sanat disiplinlerinden yenilikçi örneklere ev sahipliği yapmaya gayret ediyoruz. Sahne sanatları, müzik, plastik sanatlar gibi farklı sanat dallarından örnekler sunarak, tecrübeli sanatçılarımızın yanı sıra yeni yeteneklere ve genç isimlere sahnelerimizi açıyoruz.

ENKA Kültür Sanat olarak tüm sanat anlayışlarını kucakladığınızı düşünüyor musunuz? Geleceğe yönelik planlarınız neler?

Gül Mimaroğlu:
Öncelikle, bugüne kadar sahnemizde gerçekleştirdiğimiz etkinlikleri değerlendirdiğimizde, evet tüm sanat anlayışlarını kucakladığımıza inanıyoruz. ENKA Kültür Sanat sahnesinde klasik bir eser dinlemek de mümkün, alternatif bir oyunu izlemek de… Öte yandan, vizyonumuzun temelini oluşturan “sanatın sürekliliği”, sahnemizi açtığımız sanatçı ve eserlerin seçiminde de etkili oluyor. Bu bakımdan dünyanın ve ülkemizin kültür sanat yaşamında iz bırakmış ya da geleceğin sanat yaşamında da olacağını ön gördüğümüz üretimlere öncelik veriyoruz.

2019 yılını az evvel bahsettiğim etkinlikler ile tamamlayacağız, gelecek yıla yönelik çalışmalarımıza ise devam ediyoruz. Her yıl olduğu gibi sanatın her dalından yenilikçi örnekler programımızda yer bulacak. Bu programın tüm detaylarını Ocak ayında duyurmuş olacağız.