Ev konforunda Azerbaycan, İran ve Ermenistan mutfaklarının çok özel lezzetleriyle buluşmak istiyorsanız doğru yazıyı okuyorsunuz.

_HMA1492_01

Tekdüzelikten sıkıldıysanız ve farklı lezzetler arıyorsanız size hoş bir sürprizimiz var. Iğdırlı bir ailenin işlettiği Semeni Restaurant, şehrin özel konumundan dolayı (üç ülkeye de sınırı olan tek ilimiz) Azerbaycan, İran ve Ermenistan’ın mutfak kültürünün özel bir sentezini sunuyor. Borsa İstanbul’un arkasında Reşitpaşa’da bulanan Semeni Restaurant, içeri adımınızı attığınız ilk andan itibaren sizi etkisi altına alıyor. 40 kişilik bu küçük mekân; tasarımı, duvarları süsleyen yağlı boya tabloları, porselen tabak ve çaydanlıklarıyla sıcak bir ev atmosferi yaratmayı başarıyor. Üstelik yüksek tavanıyla küçük bir mekândan beklemeyeceğiniz kadar da ferah…
Adını Türk kültüründe “yaşam otu” anlamına gelen “semeni” kelimesinden alan restoranın sahipleri Nevra Aray ve oğlu Alican Aray, mekânda açık mutfak anlayışını benimsemişler. Bu yüzden pişen yemekleri ve mutfaktaki koşuşturmayı görebiliyorsunuz. Organik ürünlerin kullanıldığı restoranda; safran ve pirinç İran’dan, zerdeçal, zerniş (kuşburnunun ufağı), lepe (kırık nohut) ve evelik otu Iğdır’daki çiftliklerinden geliyor. Yemeklerin pek çoğunda İran mutfağının simgesi olan safranı ve Azeri yemeklerinde sıklıkla kullanılan zerdeçalı görebilirsiniz. Alican Bey, “Evimizde ne pişiyorsa onu yapıyoruz” diyor. Örneğin mekânda yediğimiz un helvasının, lezzetiyle bizi çocukluk günlerimize götürdüğünü söyleyebiliriz. Ermeni mutfağı ise zeytinyağlıları ve dolmalarıyla karşımıza çıkıyor. Semeni Restaurant’da, tadım menüsünün dışında, zeytinyağlılardan çorba ve tatlıya kadar günlük olarak değişen altı ya da yedi farklı çeşit lezzet bulunuyor. Bir de normalde Nevruz’u kutlamak için yaptıkları çay seremonileri var ki gerçekten dillere destan. Siyah çayın yanı sıra pek çok bitkisel çay seçeneğinin de bulunduğu seremonide; reçeller, pastalar, börekler ve çöreklerle birlikte yedi çeşit kuruyemiş sunuluyor. Denemek isterseniz, fiyatı yaptığınız seçime göre 30 ile 50 TL arası değişiyor. Yalnız butik bir işletme olduğu için mekâna gitmeden önce rezervasyon yaptırmanızda fayda var. Zira öğlen saatleri epey kalabalık oluyor. Yakın gelecekte cuma ve cumartesi akşamları alkollü yemek servisi vermeye hazırlanan mekânda, pazarları ise açık büfe kahvaltıya başlanması planlanıyor.

NE YENİR? En güzel kısmını en sona bıraktık. Pek çok lezzeti içinde barındıran tadım menüsünün fiyatı alkol hariç 100 TL. Aynı zamanda bu menüde de yer alan Taş köfte (28 TL) öyle her yerde bulabileceğiniz türden bir lezzet değil, bizden söylemesi. Iğdır yöresine has olan ve lavaşla servis edilen köftenin içinde patates, kuru erik, lepe ve pirincin yanı sıra çeşitli baharatlar bulunuyor. İnce ve kokulu yasemin pirincinden yapılan ekşili pilav (25 TL) ise bir başka lezzet. Kuşbaşı etli, sebzeli dolmayı (28 TL) denemeden de restorandan ayrılmayın. Tatlı olarak un helvası (10 TL) kıvamı ve lezzetiyle benzerlerinden ayrılıyor. Hatta irmik helvası zannederseniz şaşırmayın.
Reşitpaşa, Tuncay Artun Cad.
No: 127, Sarıyer
0212 277 2024
09.00 – 18.00