Archive Galata açıldığı günden bu yana bir mobilya ve aksesuvar mağazasından fazlası olmayı başardı. Bunu da sattıkları ürünlerde tasarım ve sanatı bir araya getirmelerine borçlular. Mekânın ortaklarından Çağla Daş, her ürünü bir sanat eseri kabul ettiklerini söyleyerek anlayışlarını ilk günden beri değiştirmediklerini söylüyor: “Denenmeyeni denemek!”
Archive’in yaratıcılarını tanıyalım önce. Siz kimsiniz?
Sanatçı bir anne ve mimar bir babanın çocuğu olarak büyüdüm, kendimi bildiğimden beri yapmak istediğim tek meslek mimarlık oldu. Ancak bunu cetveller ve oranlarla yapmak yerine mimarlığı sanatın bir parçası ve duyguların bir yansıma olarak gördüm. İşin her zaman karmaşık kısımlarına yoğunlaşmayı sevdim. İnce eleyip sık dokuyan, çok gözlemleyen, çok inceleyen ve her zaman denenmeyeni denemeye çalışan bir yapım var.
Ortağım Kutay Yorulmaz eğitimci ve doktor ağırlıklı sanatla iç içe büyümüş bir aileden geliyor. Ailesinden aldığı disiplinin etkisiyle meslek olarak, sanatın daha analitik dallarından biri olan mimarlığı seçmiş. Tasarımı, sürekli büyüyen, gelişen ve yaşayan organik bir yapı olarak görüyor. “Tasarımın gelişmesi için, var olan her şeyden beslenmesi ve etkilenmesi gerekir” felsefesi ile her fırsatta dünyanın her yerinde gitmediği yerlere giderek mimarilerini, kültürlerini ve insanlarını inceliyor.
Diğer ortağım Güven Yalın ise tasarıma olan yatkınlığını genç yaşlarda keşfetmiş ve ardından mimarlığa yönelmiş. Tasarımın en önemli ayaklarından birinin her zaman malzeme olduğunu savunur ve tasarımlarında malzemeye form ve işlevsellik kazandırır. Alışılagelmiş form ve malzemelerden uzaklaşarak tasarımlarını parametrik çizgilerle birleştirmeyi seven, ayrıntılara önem veren biridir.
Böyle bir mağaza açma fikri nasıl doğdu?
Olmayanı oldurmak için çıktık yola. Yakın zamana kadar mimarlık, sanat ve tasarım aynı cümle içinde kullanılmazdı. Yavaş yavaş kullanılmaya başlanan bu terimlerin toplamından doğdu Archive Galata.
Mağazanızda yer verdiğiniz tasarımları neye göre seçiyorsunuz?
Tasarımcıları ve çizgisi açısından es geçilemeyecek dünya markalarına yer verdik. Bu markaların ürünlerine birer sanat eseri gözüyle bakıyoruz ve bakılmasını istiyoruz. Bizin için tasarımcının adını duyurmuş ya da duyurmamış olmasının pek bir önemi yok. Bizim için önemli olan ürünlerin ve tasarımcının belli bir standardın üzerinde çizgiye sahip olması.
Türk ve yabancı isimlerden kimlerin tasarımları var mağazada?
Eumenes, Driade, Magis, Kusch, Jspr, Galotti & Radice, Plank, Tacchini, Nollt, Rubin Lighting, Delightfull, Davide Groppi, Brokis, Yota ve Seletti gibi markaların yanı sıra Philippe Starck, Konstantin Grcic, Paola Navone, Jean-Marie Massaud, Fabio Novembre, Ron Arad, Naoto Fukasava, Enzo Mari, Tokujin Yoshioka ve Claudio Bellini gibi tasarımcıların ürünleri Archive’da sergileniyor. Türk olarak Santimetre, Selben, Muzz Design, Toz Design, Odun Design, Erdem Akan, Hande Bilten, Nollt, Losh, Mehmet Haluk Aydın’ın eserleri bulunuyor. Ayrıca Archive’ın özel tasarımlarını da burada bulmanız mümkün.
“Projenize uygun ürünler” başlığı altında mekânlara yönelik ürünler sunduğunuzu görüyoruz. Hangi mekânlarda Archive’ın imzası var?
Unifree’nin merkez ofisi, W Hotel’in süit odası, Kanyon’daki Carluccio’s restoran, Nişantaşı’nda bulunan Milano Gurme, Şişhane’de Duble Meze Bar, Galata’da Les Benjamins’in dükkân ve ofisi, Alaçatı’da Flavya Otel, Dünya Bankası’nın İstanbul ofisi ve Polimaks’ın ofisinde bizim imzamız var.
Sosyal sorumluluk projelerine bakış açınız nedir?
Tasarım ve sanatı Archive’ın ayrılmaz birer parçası olarak görüyoruz. Bu duruşumuzu pekiştirmek ve Archive Galata’yı bir mobilya ve aksesuar dükkânından ayırıp işin derinindeki sanatsal boyuta ulaşmak için bu tür etkinlikler düzenlemeye gayret ediyoruz. Sosyal sorumluluk kısmına gelirsek Archive ailesi olarak en büyük isteğimiz bu tarz bir projenin içinde yer almak.
Tasarım ürünler genellikle pahalı oluyor. Ürünlerinizin fiyat aralığı nedir?
Sattığımız her ürünün en küçük detayının bile bir sebebi, bir manası var. Ürünleri fiyatlarına göre genellemek yanlış olur çünkü biz burada sanatı ve tasarımı beraber satmaya çalışıyoruz. Türk tasarımcılarımızın ürünleri ile ithal ettiğimiz ürünleri aynı kefeye koyarsak yanlış olur zira son zamanlarda döviz kurlarının durumu belli. En iyisi ürünü görüp karşılıklı konuşmak olsa gerek.