New York Bistro’larının tasarım anlayışı, okul günlerini anımsatan kantin alışkanlığı… Zorlu’nun yeni mekânı Cantinery farklı ruhları bir araya topluyor.
cantineygal
Zorlu Center’ın İstanbul’a ve İstanbullular’a katkısı bitmiyor: Görkemli performans merkezi Avenue’de sıralanan en moda mağazalar ve şehrin gastronomi kültürüne katkıda bulunan yeme- içme mekânları. Zorlu’nun en gözde mevkilerinden biri olan Avenue katının en genç üyesi ise Cantinery. Bu yeni buluşma merkezi, Cem Mirap ve Lucca ekibinin son projesi. Mekâna adım atar atmaz ilgimizi çeken ilk şey iç tasarım ve dekorasyon oluyor. Alışılagelmişin dışında bir düzen söz konusu içeride... Örneğin açık mutfağı var. Yani yemek yemeden önce merak ettiğiniz her şeyi gözlemleyebilirsiniz. Mekânda masmavi fayanslara ahşap dokular eşlik ediyor. Ancak mekânın genelinde İstanbullular’ın biraz uzak olduğu Bistro kültürü ağır basıyor. Müziğin fonda hafif hafif çalması konuşurken bağırmamızı gerektirmiyor. Rahatız, sakiniz. Bar ise sadece içki içmek için konumlanmamış. Cem Mirap “Barda dilediğiniz gibi yemek yiyebilir, garsonlarla laflayabilirsiniz” diyor. Sıkı durun, karşınıza mekânın en havalı kısmı geliyor. Mutfağın hemen önünde boylu boyunca uzanan özel bir masa var. Fakat burada oturmak için rezervasyon gerekiyor. Zira masayla bizzat şefin kendisi yani Pelin Çakar ilgileniyor. Gelelim menülere. Her yeni günle, her yeni öğünle menü de değişiyor. Menüler aynı zamanda mevsimlere göre de farklılık gösteriyor. Mekânda anne köftesi ve erişte de bulabilirsiniz, ıstakoz ve Uzak Doğu mutfağı da… Seçim size kalmış…