50 yaşında, 12 senedir Mazhar Alanson’la evli. Üretmeyi ve spor yapmayı çok seviyor. Biraz hayat, biraz kadın olmak, biraz şehir yaşamı üzerine sohbet ederken, bu yaşta bu kadar genç görünmesinin sırrını da anlatırsa tadından yenmez diyerek ağzım açık bir şekilde oturuyorum karşısına, sohbetimiz başlıyor.
3_3
Bugüne kadar en iddialı olduğun konu mutfakmış, doğru mu? En iyi yaptığın, en çok yapmayı sevdiğin yemek hangisi?
En iddialı olduğum konu değil, sadece o konuda iddialıymış gibi yapmak bana sevimli geldiği için arada söylerim o kadar. Mutfakla aram iyidir, benim için mutfak aynı zamanda laboratuvar gibi sağlık ve hijyenin de önemli olduğu yerdir. Sushi hariç her yemeği iyi yaptığımı söylüyorlar. Moussoux Chocolate ve Tom Kha Gai yapmayı seviyorum, onları yemeği çok sevdiğim için.
Kitap okumaya ne kadar vakit ayırabiliyorsun? Tekrar tekrar okuduğun kitaplar, hiçbir kitabını kaçırmam dediğin yazarlar var mı?
Kitap okumadığım gün yok gibi, ama en çok şehirden dinlenmek için kaçıp gittiğimiz iki üç günlük tatillerimizde günü sadece kitap okuyarak geçiririm. Ahmet Ümit, Haruki Murakami, Ömer Tuğrul İnançer, Mahmud Erol Kılıç, Kenzaburo Oe, Javier Marias... Liste uzun, bir yerde kesmeliyim! Son günlerde Atılgan Bayar’ın “Müslüman Roma”sını okuyorum.
En sevdiğin yönetmen ve oyuncular kimler?
David Lynch, Martin Scorsese, Pedro Almodovar, yönetmen kategorisine alınmamış olsa da ben Apocalypto’da Mel Gibson’ın yönetmenliğini çok başarılı buluyorum. Oyunculuklarını beğendiklerim ise Gary Oldman, Anthony Hopkins, Sean Penn, Meryl Streep, Natalie Portman.
Pişmanlıkların var mı?
Olmasa, yapamasaydım keşke dediğim birkaç şey var, ama büyük pişmanlıklarım hiç yok.
Hayallerin gerçek oldu mu? Ulaştığın nokta seni tatmin ediyor mu?
Bazı hayaller hayal olarak kaldıkları için güzel. Ulaşmayı hedeflediğim nokta mutlu, huzurlu, sevgi dolu bir hayattı ve evet tam oradayım!